Week Zero

Bugün 1 Ekim. Southampton'a geleli tam bir hafta oldu. Yurttaki odama yerleştim. Okula, sağlık merkezine kayıt işlemlerimi tamamladım. Ve hatta derslere bile başladım. 1 hafta sonunda ilk izlenimlerimi yavaşça aktarmaya başlayabilirim artık :)

Yurt odam burada ensuite denilen odalardan. Mutfağı ve banyosu kendi içinde. Minnacık bir ev gibi. Komşularla sosyalleşme imkanını azaltıyor biraz ama olsun, kişisel konfor açısından tam istediğim gibi...

Geldiğim ilk günden beri hava şaşırtıcı derecede güzel. Bir defa bile yağmur yağmadı. Gündüzleri hava güneşli ve 23-24 derece civarındaydı, tek bir tshirt'le rahatça gezebiliyorum. Ama konuştuğum kişiler yılın bu dönemi için bu havanın normal olmadığını söylediler. Anormal de olsa sonuçta hava çok güzel bir şekilde karşıladı beni ve kesinlikle şikayetçi değilim...

Şehir olarak Southampton beklediğimden çok daha yeşil, çok daha şirin. Mimarisi yeşille çok barışık. Minik bahçelerinin içindeki İngiliz evleri, doğayla insan uyumunun nasıl olması gerektiğine dair çok güzel örnekler sergiliyorlar.

Yerel halk olarak beklediğimden çok daha fazla uzak doğulu(Çin - Tayvan) ve Hintli insan yaşıyor burada. Benim sınıfın da yaklaşık üçte biri Çinli. Çinliler sessiz sakin tipler, kendi hallerindeler ve kendi gruplarıyla takılıyorlar. Tayvanlılar ama biraz daha gürültücü tipler.

Yemek konusu ise sanırım şimdilik canımı sıkan tek konu. Burada kebap satan Türklerin işlettiği bazı yerler var ama Türkiye'deki kebapçılarla pek alakaları yok. Müşteri İngiliz olunca kebaplar da onların damak zevkine göre evrilmiş resmen. Pizza - hamburger - kızarmış tavuk döngüsü içinde besleniyordum bir haftadır. Ama en son IKEA ziyareti sonrası, mutfakta gerekli alet edevatı tamamlamam neticesinde, kendi deneysel çalışmalarıma başladım yavaşça. Şimdilik sonuçlar tatmin edici :)